- ayak takımı
- -nıпростонаро́дье, чернь, ни́зшие слои́ о́бщества
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
ayak — is., ğı, anat. 1) Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü 2) Bacak 3) Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri İskemlenin bir ayağı kırık. Bu köprünün dört ayağı var. 4) Vücudun… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayak açmak (veya vermek) — âşıklar arasındaki tartışmalarda veya sıralı söyleyişlerde, uyulması şart olan, söze başlamak amacıyla kelime, kelimeler takımı, dize, beyit ile konuyu belirtmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
EVKAŞ — Ayak takımı. Terbiyesiz, ahlaksız, adi ve alçak kimse … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
bayat — sf. 1) Taze olmayan Dükkânlar karmakarışık, mallar bayat, kibar müşteriler birer birer çekiliyor, ayak takımı her gün artıyor. H. E. Adıvar 2) mec. Güncelliğini, önemini, özelliğini yitirmiş, çok söylenmiş Bayat haber. Bayat espri … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekilmek — nsz 1) Çekme işi yapılmak Ağlar çekiliyor dalyanlarda. O. V. Kanık 2) e Kendini geriye veya bir yana çekmek 3) den Bir işten, bir görevden kendi isteğiyle ayrılmak, istifa etmek Hiçbir zaman mebusluktan çekilmek niyetinde değilim. T. Buğra 4)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
parya — is., top. b., Fr. paria 1) Hindistan da toplumsal sınıfların dışında kalanlar Paryalar her türlü toplumsal haklardan yoksundurlar. 2) Herkes tarafından hor görülen ve aşağılanan kimse, ayak takımı Vicdan azabına eş, kayna kayna Sakarya / Öz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
evbâş — (A.) [ شﺎﺑوا ] ayak takımı, külhanbeyler … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
EVŞAB — Aşağılık kimse, âdi ve rezil kişi. Ayak takımı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
EVŞAZ — Yardımcılar, tarafdarlar. Aşağılık ve ayak takımı olan kişiler. * Vücuttaki mafsallar, oynak yerler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
çatal — is. 1) İki veya daha çok kola ayrılan değnek 2) Yol, ağaç gibi kollara ayrılan şeylerin ayrılma yeri 3) Dallı olan şeylerin her kolu 4) Yemek yerken kullanılan iki, üç veya dört uzun dişli çoğunlukla metal araç Çatalı elinden düştü, ağzı açık… … Çağatay Osmanlı Sözlük